2021 DOLUNAY GÜNCEL YAZILAR

Siz hepiniz, ben tek…

28 Ocak 2021’de 22:16’ya saatlerimizi ayarlıyoruz, Dolunay zamanı geldi… 2021’in ilk Dolunay’ı… Sanki bu yıl pek bir doludizgin başladı ve akıp gidiyor, “ilk” yazarken defaten dönüp kontrol ettim doğrusunu söylemeliyim:) Sizde de var mı böyle bir his?

28 Ocak 2021 | Dolunay An Haritası

Ay ve Güneş karşı karşıyalar bugün. Ay 09°05’ Aslan Burcunda, karşısında Güneş 09°05’ Kova Burcuna yerleşmiş, terazinin iki kefesi gibi tartıyorlar gökyüzünü. Yaşam enerjimiz, ışığımız Güneş‘in tarafı güçlü, bir yanında sistemlerin, sınırların, sınavların, otoritenin gezegeni başöğretmen Satürn yönettiği Kova Burcunda, diğer yanında, hatta tam yamacında, büyüteç Jüpiter. Kova Burcu tribünü kalabalık kısaca… Dolunay Ana haritasının yükselen Burcu Başak’ın yöneticisi Merkür de Kova Burcunda ve birkaç gün içinde retro geri vitesine takıp Satürn-Güneş-Jüpiter’e doğru yaklaşacak. Güzelim Venüs ise 1 Şubat‘ta Kova Burcuna geçerek bu tribünün son katılımcısı olarak yerini alacak.

Ay ise bu Dolunay’da bu ittifakın karşısında tek başına Aslan Burcunun tüm gururu, yürekliliği, cesareti, gücü, motivasyonu ile diyor ki “siz hepiniz, ben tek“… Üstelik yerleştiği Aslan Burcu’nun yöneticisi Güneş tam karşıdan, zodyakın temelinde Aslan Burcu’nun ev sahipliğini yaptığı alandan, tribünün de gücüyle çekiyor. Aslan Burcu tam anlamıyla deplasmanda velhasıl.

Sadece o kadarla da kalmıyor tabii. Kalsaydı hatırım da kalırdı:) Dolunay’ı zorlayan, yükü, stresi alarmda tutan Mars-Uranüs ikilisi Boğa Burcunda bu Dolunay’ın hakemi gibi… Dikkatle takip eden değil de müdahil olanından. Bazen hayıflanırız ya “ah yaaa, karşı takım 12 kişiydi“. Bi’nevi o misal… Maçın kaderini belirleyen cinsinden… Sabit burçlarda yerleşmiş olan tüm bu gezegenler arasındaki etkileşimlerle bu Dolunay ile ortaya çıkacak etkileri belli ki kalıcı olacak. İçimdeki ses 14 gün sonra dışarı doğru şöyle seslenecek gibime geliyor: rica etsem VAR’a gidebilir misiniz hakem bey, bi’şey deneyeceğim:)

Gökyüzünün resmi böyle. Peki bu resmi bizim anlamlandırabileceğimiz sözcüklere dökersek önümüzdeki 14 gün bize neleri işaret ediyor olabilir? Buyurunuz:

  • Dolunay’ın teması ile bir tamamlanma, sonlanma-sonlandırma, Anya ve de Konya’yı görme, netleşme-netleştirme, o dopdolu ışığın, hatta Aslan Burcu ile çok ilişkilendirdiğimiz dev spotun ışığını olduğu gibi dünyaya yansıtması belli ki bazı şeyleri görmemizi sağlayacak.
  • Aslan Burcu bahsettiğimiz gibi birçok açıdan deplasmanda maça çıkmış durumda: aşka, yaşam motivasyonuna, çocukluğuna, çocuksuluğuna, enerjisine, eğlenceli zamanlarına, sevdiği şeylere, yaz tatiline misal karşıdan, yani kolektif alandan bakıyor. Aslan’ın “ben” olma güdüsünü, birey olma alanına davet etme gayretinde. “Ben” reformu gibi, “ben”i toplum için nasıl çalışır kılarım, gücümü cesaretle ve açık yüreklilikle, belki bir miktar risk de alarak nasıl değerlendirebilirim… Böyle bir tamamlanma çabasında temelde Ay Aslan Burcunda. Biz de tüm bu temaları masaya yatırıyoruz kendi ölçeğimizde elbette. Aslan Burcunun gölge tuzaklarına dikkat ederek: aşırı ben odağı ile kibir ve küstahlığa yenik düşme, kendimizi merkezde tutmaya direnerek bütüne faydamızı kaçırma…
  • Ay’ın tonu duyguları, bilinçaltını, dişil yanımızı, annemizi-anaç yanımızı, iç dünyamızı, karanlıkta kalan yanımızı ve ruhsal potansiyelimizi Aslan Burcuna çekiyor. Yani özgüveni besliyor, “bir miktar” egoyu da, kararlılığı üst perdeye alıyor, kendimize, kalbimize karşıdan bakmak gibi bir aydınlanma, gelişim fırsatı da var içinde. Daha önce karanlıkta kalmış konular da aydınlığa kavuşabilir bu süreçte, mâlum Aslan Burcu her şeyi spot altında ister…
  • Mars-Uranüs Boğa Burcunda istikrarı, kararlığı, özgürleşmeyi sağlama adına sürprizlerini sert bir biçimde, olabildiğince “aniden”liklerle yüklemeye devam edecek. Bulunduğumuz yerden bakınacaklar bu beklenmedik sürpriz gelişmeler finansal anlamda, dış kaynaklar alanından, bazı tatsız kaza ve kayıplarla gelebilir. Aslan Burcundaki Ay’ı, bazı riskleri alma konusunda karar vermeye davet edebilir bu resimde. Ancak kararları alırken ve risklerin altına girmeden önce derinlemesine araştırmayı, sorgulamayı, zaman zaman sezgilerimize de mikrofon tutarak analitik bakabilmeyi, yine de bazı konulara şüpheyle yaklaşarak değerlendirmeyi de işaret ediyor. Sürpriz değişimler karşısında önce kendi içimizde bir konuyu öldürüp diriltip kararımızdan eminsek ilerleyelim istiyor özetle.
  • Venüs-Plüton kavuşumu ise özel-sosyal tüm ilişkilerimizde, bireysel zevklerimizde çürümüş olan ne varsa yapılandırmaya geldi. Yapamadıysak bunca zaman, yıkıp yenisine yer açmak üzere. Aslında temelde bu kavuşum da bize net net şunu söylüyor: nelerden “gerçekten” zevk alıyorsun, kurduğun-kurmakta olduğun-kurmayı planladığın ilişkilerin ne kadar gerçek ve senin sen olmana somut anlamda yardımcı, yaptığın şeyler seni hakikaten tatmin ediyor mu… Değilse el’veda… Öyleyse yapılandırmaya devam… Yok eğer yapamıyorsan Pluto yapsın, geç arkasına…
  • Hadi bir de Hintlilere selam çakayım. Bazı dostlarım, kendilerini pek sevdiğimi bilirler:) Gezegenlerin yerleşimine göre adlandırdıkları bir yogayı çağrıştırıyor bu Dolunay görünümü bana: Kala Sarpa yoga, ejderhalı-yılanlı filan… Bu yerleşimde Kuzey ve Güney Ay düğümü arasına tüm gezegenler doluşmuş, bir tek Ay kurtulmuş gibi bir resim Dolunay An Haritası… Hintliler, kulakları çınlasın, tüm gezegenler o boyutta sıkıştığında “inişleri ve çıkışları” anlatmışlar. Ay bu sıkışmışlıktan kurtulmuş ise, tıpkı bu Dolunay’da olduğu gibi, bu Ay toplum refahı için çalışır demişler ve anne ile olumlu ilişkilerin de altını çizmişler. Hintlilere göre bu Dolunay’da Pushyami‘de yerleşik Ay ise yine aynı temanın altını çiziyor aslında: kendini arayıp bulma… Gökyüzüne “bizi bi’salın artık” diyesim var da, bu defa misyonun içine toplumu da iyileştirme gayreti girdiği için kuzu kuzu bireysel tuğlalarımın inşasına geri dönüyorum… Bir tuğlam da Vedik birtakım cümleler kurmuş olmanın heyecanı olsun… Haaa Pushyami’nin bir de benim hayatın olağan akışı içinde sıkça telaffuz ettiğim “abra kadabra” etkisini yazmadan geçmeyeyim. Düşündüğünü, söylediğini yaşama hokus pokusu… Ona da bir miktar dikkat etmek iyi fikir olabilir bu Dolunay’da, aklımızda olsun…
  • 29 Şubat 04:39’da netleşecek olan Güneş-Jüpiter kavuşumu bu Dolunay’a coşkuyu, şans ve bremeti dolduruyor. Nasıl? Morali, motivasyonu çoğaltarak, her tür toplumsal bütünleşme, takım çalışmasını besleyerek, entelektüelliğe gaz vererek bizi harekete davet ediyor.
  • E tabii yükselen Başak Burcu tüm bunlara mükemmeliyet, titizlik, düzen, metodik yaklaşım sosunu koyuyor. Detayları var yani Dolunay’da. Detaylara, alt gruplara inme, araştırma-analiz ve de çok çalışma… Yöneticisi Merkür de bu hafta sonu tam retrosu ile bazı yarım kalan konularımızı, işlerimizi güçlerimizi tamamlanmak üzere masamıza geri taşıyacak.

Ay Aslan Burcunda mağrur topun başında… Güneş-Satürn-Jüpiter-Merkür karşıda bağımsız barajını kurmuş… Hakemin (Mars-Uranüs) serbest vuruş düdüğünü çalmasını bekliyoruz. Vurduğumuz gol olsun, ne diyeyim:) Bu arada maçı da bitirsek mi artık hoca…

Sevgiyle…

Kaynaklar:

  1. Zeynep Süzmen Şen, Dönence Danışmanlık
  2. Dilek Aygen, Vedik Astroloji
  3. AstroGold, Astrology application

Lütfen yorumunuzu bizimle paylaşın!

Your email address will not be published.

Hoşunuza gidebileceğini düşünüyoruz.

Daha Fazla