Güneş sistemindeki bütün gezegenler Güneş etrafında dairesel hareket ederken başladıkları noktaya geri dönerler. Bu dairesel hareketi gezegen döngüsü olarak adlandırıyoruz. Bu döngü sürecinde aynı zamanda birbirleriyle de etkileşim halindedirler. Gökyüzündeki hareketleri ve değişimleri, birbirleriyle olan ilişkileri güneş sisteminin tümünde konumlar değişse de tekrarlanır… Astrolojide kuşak gezegenleri olarak da bahsettiğimiz dünyamıza çoook uzak gezegenler Pluto, Uranüs, Neptün Güneş etrafında daha uzun süreli döngülere sahipler. Bilinen sağlıklı bir insan ömrü boyunca ya hiç ya da 1 kez denk gelebileceğimiz bu döngüler güçlü etkiler, dönüşüm ve değişimleri işaret ederler. Astrolojide toplumsal dinamikler üzerinde etkili diye adlandırdığımız Jüpiter ve Satürn‘ün içinde olduğu döngüler ise hayatımız boyunca birden fazla deneyimleyebiliriz.
Döngüler gezegenin kendiyle ilişkisiyle de olabilir, başladığı yere geri dönüşü gibi. Ya da gezegenlerin birbirleriyle olan ilişkilerinde olabilir. Yukarıda bahsettiğim gezegenlerin farklı kombinasyonlarda ve dünya gözlemiyle birbirleriyle hizalanmaları (kavuşumu) bir döngünün de başlama noktasıdır. Yaşamda her şeyin bir döngüye sahip olduğunu, başladığı noktaya geri geldiğini, yeniden başlayabildiğini söyleyebiliriz. Mevsimlerin döngüsü, 1 yıl boyunca Güneş’in döngüsü, dolunay ve yeniay dönemleri ile hayatımıza dokunan Ay’ın döngüleri gibi… Velhasıl öyle ya da böyle hayat da tarih de başlangıçlardan, sonlardan ve dahil tekerrürlerden ibaret…
Bu döngülerin başlangıcı aynı zamanda bir önceki döngünün de tamamlanması demek…
Sadece son 10 yıla baktığımızda kuşak ve toplumsal dinamikleri olan gezegenler arasındaki döngü başlangıçları şöyleydi:
- 12 Ocak 2020 | Pluto – Satürn kavuşumu.
- 5 Nisan – 12 Kasım 2020 | Jüpiter – Pluto kavuşumu (retrosu-gittisi-geldisi dahil). Jüpiter dünyamıza daha yakın ve daha hızlı bir gezegen. Dolayısıyla başladığı yere tekrar gelişi 12-13 yıl alıyor. Dolayısıyla gerek kendisiyle, gerek diğer gezegenlerle ilişkisine daha sık deneyimleyebiliyoruz bireysel ve toplumsal tarihimizde.
- 21 Aralık 2020 | Jüpiter – Satürn kavuşumu
- 12 Nisan 2022 | Jüpiter – Neptün kavuşumu
- 21 Nisan 2024 | Jüpiter – Uranüs kavuşumu
2020 yılını tüm tabelalarda gördükçe kalbime hep bir ağırlık oturuyor… Hepimizin hayatı ne kadar da köklü değişti, öyle değil mi?
Önümüzdeki 10 yılda deneyimleyeceğimiz döngü başlangıçları ise:
- 21 Nisan 2024 | Jüpiter – Uranüs kavuşumu
- 20 Şubat 2026 | Satürn – Neptün kavuşumu
- 28 Haziran 2032 | Satürn – Uranüs kavuşumu
- 4 Şubat 2033 | Jüpiter – Pluto kavuşumu
- 4 Mar 2035 | Jüpiter – Neptün kavuşumu
Bu yazımda 21 Nisan 2024 yılı saat 05:27’de netleşecek olan Jüpiter-Uranüs kavuşumu ile başlayacak yeni süreçten bahsedeceğim…
Astrolojik anlamda iki gezegenin kavuşumu bir anlamda bu iki gezegenin güç birliği anlamına gelebilir. Ancak hiyerarşide üstte yer alan gezegen bu güç birliğinin patronudur. Jüpiter-Uranüs kavuşumu ile başlayan döngünün patronu da haliyle Uranüs. Değişimin, bireysel özgürleşmenin, farklılıkların ve farklılaşmanın, sıra dışı ve orijinal temaların, beklenmedik olayların, sürprizlerin ve şokların gezegeni Uranüs… 1781 yılında keşfedilmesi sonrası bilimde yeni gelişmeleri, bireysel ve dahil kolektif özgürleşme ihtiyacı ile beraber devrimleri, özgürlük temalarının öne çıktığını, otoritenin de sorgulanabilirliğini deneyimlemeye başladık. Büyük devrimler, aydınlanma ve özgürlük rüzgarlarının dünyayı sarışı, otoriteyi sorgulama hakkı savunulmaya başlandı. O döneme dair en bilinen tarihsel olay 14 Temmuz 1789 ile başlayan Fransız Devrimi süreci… Monarşinin, sınırlandıran gelenekçiliğin, feodalitenin aldığı en vurucu darbe… 29 Haziran 1789’da gerçekleşen Jüpiter – Uranüs kavuşumuna (Aslan Burcunda) denk gelişi ise özellikle kayda değer.
Döngünün diğer paydaşı Jüpiter ise her şeye büyüteç tutan gezegen. Büyüme, açılma, yayılma, sınırları tanımama, aşırılıklar en kilit ifadeleri arasındadır Jüpiter’in. Her ne kadar umutlar, inançlar ve iyimserlikle ilişkilendirilse de gökyüzünün büyüteci olması karakteri ile iyisini de kötüsünü de büyütür. Dolayısıyla bazen bir umut inada, inanç dogmaya-fanatizme, iyimserlik enayiliğe:) yenik düşebilir.
Bu iki gezegenin birlikteliği ile başlayan döngü ise özgürleşmeye, büyük değişime büyüteç tutulması en temelde. Boğa Burcundaki kavuşumları ise bu etkilerin öncelikle kalıcı ve istikrarlı olabilmesi adına bir başlangıcı işaret ediyor.
- Sürpriz gelişmelerle başlıyoruz.
- Uranüs’ün şok edici doğası nedeniyle etkileri kestirmek zor olabilir. Eninde sonunda özgürleştirici ancak anidenliği ile riskleri de barındırabilen bir kavuşum bu.
- Beklenmedik, spontan ve belki ilk etapta sarsıcı olabilecek değişimlerden bahsedebiliriz. Önce güveni, güvenliği sarsabilir sonra güvenli bir yapı oluşturulabilmesi adına…
- Özgün ve yaratıcı gelişmeler ile ufkumuzu, sınırlarımızı, vizörümüzü genişletebiliriz.
- Özgürlük mücadelesinin öne çıkacağı bir dönem; özellikle finansal özgürleşme, toprak reformu adına yeni adımlar atılabilir. Çiftçinin, köylülerin, toprak ve üretimle ilgilenenlerin ayaklanmalarına şahit olabiliriz belki. Köylü milletin efendisidir. Unutanlara…
- Farklı ve yepyeni deneyimlerin önümüze açılacağını söyleyebiliriz. İlk adımları biraz sarsıcı olsa da…
- Belki de toprak üzerindekilerden özgürleşmek istiyordur bu arada. Üzerine diktiğimiz binalardan, onun doğasını görmezden gelişimizden… Bu da beklenmedik doğa olaylarına neden olabilir… Deprem gibi… Erozyon gibi…
- Güven vermeyen, diktatörlüğe varan otoriteden, aşırı inatçı, dayatmacı, güven sınırlarını zorlayıcı oluşumlardan, aşırı lüks tüketimlerden de özgürleşmek fırsatı doğabilir. Belki de güvenli, istikrarlı, bağımsız ve gerçekçi kararlar alabilen bir lider doğar bugün…
- 5 duyuyu temsil eder Boğa Burcu. Gördüğümüz, kokladığımız, tattığımız, dokunduğumuz, duyduğumuz şeylerden aldığımız keyfin, yaşam konforumuzun ve bunlara erişebileceğimiz maddi güvencenin de önündeki sınırlar özgürleşir umalım…
- Finansal konularda bazı yenilikçi ancak gerçeklik temelli, somut, elle tutulur atılımlar, fırsatlar gündeme gelebilir.
- Finans piyasaları, borsa hareketlenebilir. Sporla ilgili hisseler dikkat çekebilir. Spekülasyonlar havada uçabilir bu arada. Gerçekle bağı olanlara kulak kabartmak doğrusu olur. Bahis, talih oyunları, piyango vb. alanlarda sürprizlere gebe bir gündem olabilir.
Tarihte Jüpiter-Uranüs Kavuşumlarında Dikkat Çeken Olaylar | Tarihsel Tekerrür Olur Mu
Jüpiter ve Uranüs’ün bir önceki buluşmaları Balık Burcunda 4 Ocak 2011‘de gerçekleşmiş. Retroları da hesaba katarsak 8 Haziran 2010‘da Koç Burcunda, 19 Eylül 2010‘da ise her ikisi retro ve Balık Burcunda iken buluşmuşlar… 2010’da başlayan süreç 21 Nisan 2024’te yerini yeni Jüpiter-Uranüs döngüsüne bırakıyor.
- 3 Haziran 2010’da bir dini liderin, Anadolu Episkoposluğu ve Havarisel Vekilinin İskenderun’da, evinin bahçesinde bıçaklanarak öldürülmesi olayı var maalesef.
- Dünyada ise kripto paraların rüzgarı esmeye başlıyor: 22 Mayıs 2010’da bitcoin ile ilk online pizza siparişi tarihe geçmiş:) Özellikle yılın ikinci yarısında kripto paralar bir yatırım aracı, yeni bir finansal kaynak olarak düşünülmeye başlanmış. 21 Nisan’ın hemen öncesinde de bitcoin’in tarihi düşüşüne tanıklık ettik. Belki yerini yeni ve güvenli finansal kaynaklara açacaktır… Bakalım…
- Wikileaks o yılın en önemli gündemi. Yasaklanmasına tepki olarak retrodaki kavuşumlarında Anonymous, LimeWire vb gibi web grupları birden fazla şirkete, hukuk firmasına ve politikacıya koordineli bir siber saldırı düzenliyorlar: Payback Operasyonu:)
- Tunus’ta işsiz ve ekonomik sıkıntılarla boğuşan bir gencin para kazanmaya çalışırken polis tarafından zorbalanmasına tepki olarak kendini ateşe vermesiyle başlayan Arap Baharı (Arap Uyanışı) ve Zeynel bin Abidin’in 23 yıllık iktidarı yıkılışı da bu döngüye denk geliyor. Gencin yaktığı ateşin genişleyerek Bahreyn, Mısır, Yemen, Libya ve Suriye’ye yayılması ile büyüyen isyan dalgası Hüsnü Mübarek ve Kaddafi gibi isimlerin iktidarlarının da sonunu getirdi. 21 Nisan 2024 ve sonrası acaba hangi liderleri adadan uğurlayacağız?
- Arap Uyanışı, Suriye’de çıkan iç savaş, ABD’nin Meksika’ya duvar örme girişimi derken tüm dünyanın gündemine gelen en önemli konulardan biri de göçmenler oldu. Artık Pluto’nun da Kova Burcuna geçişiyle sağlıklı göçmen politikalarını da konuşmaya başlarız umarım.
21 Nisan 2024’deki gibi yine Boğa Burcunda bir önceki buluşmaları ise 8 Mayıs 1941‘e denk geliyor. Hatırlayanımız yoktur diye düşünüyorum:) Bir sonraki döngü ise Yengeç Burcunda başlıyor 8 Eylül 2037‘de. Boğa Burcunda tekrar buluşmayı da çok acaip bir buluş ile yaşam ömrümüzde devrim niteliğinde bir uzama olmazsa biz görmüyoruz: 7 Nisan 2107.
8 Mayıs 1941’deki kavuşum zamanı olaylarına birlikte bir göz atalım:
- 8 Mayıs 1941’deki bu kavuşum sonrası başka etkilere de bakmak gerekli ancak tarihte Barbarossa Harekâtı olarak geçen II. Dünya Savaşında Doğu Cephesinin açılması var. Tarihin en geniş çaplı askeri harekatı olarak da adlandırılıyor.
- 1941 tarihinde II. Dünya Savaşı devam ediyor malum. Kendisi de Boğa burcu olan tarihin sayfalarına diktatör olarak adını yazdıran Hitler sahnede… Tam 10 Mayıs günü yardımcısı Rudolph Hess kendi kullandığı uçakla İskoçya’ya yaklaşıp gizlice paraşütle iniş yapıyor, güya amacı Almanya ve Birleşik Krallık arasında bir barış antlaşmasını başlatabilme umudu… Böyle bir umudum olsa benim gizlice paraşütle iniş yapmazdım da neyse… Yakalanıyor tabii, tutuklanıyor ve Nuremberg davalarında ömür boyu hapse çarptırılma süreci başlıyor. Yine aynı gün Hitler’in yardımcısı barış umuduyla paraşütle inerken Almanlar da 550 uçakla Londra’yı bomba yağmuruna tutarak, 1400 sivilin kaybına neden oluyor. Barış böyle bir şey değil…
- Hemen öncesinde ise Alman paraşütçüler Girit’e havadan inerek Girit savaşını da başlatmışlar. Paraşüt şaşırtıcı ve sıra dışı bir metafor olabilir mi, ne dersiniz… O zamanın paraşütü bugünün iha’sı mı mesela?
- Türkiye’de ise Mayıs ayında Muğla’da 6 şiddetinde bir deprem gerçekleşmiş.
- Haziran ayında ise Türk-Alman Dostluk ve Saldırmazlık Paktı imzalanmış… Ayrıca Türkiye, kısa süre önce başlayan Almanya-SSCB Savaşı’nda tarafsızlığını ilan etmiş .
Bir de bu tarih yakınlarında dünyaya gelen Bob Dylan ile ilgili bir haber duyar mıyız? Buraya not edeyim, bakarız sonra birlikte…
Bir sonraki Jüpiter-Uranüs kavuşum yazım 8 Eylül 2037‘de:) O tarihe kadar herkes kendine şahane davransın.
Burçlara Göre | Bizleri Neler Bekliyor
Jüpiter-Uranüs kavuşumundan Boğa, Aslan, Akrep, Kova Burcundaki bireylerin daha baskın etkiler alabileceğini, Oğlak ve Başak Burçlarının ise önü alınamaz, kendiliğinden gelişen ani olayları deneyimleyebileceklerini söyleyebiliriz ilk etapta. Bu kavuşum doğum haritalarımızda hangi eve denk geliyorsa o evin temalarını öncelikle konuşuruz. Bunu da yükselen burcumuza göre belirleriz. Bunu en etkili anlamanın yöntemi bir astrologa danışmaktır:) 21 Nisan’da gökyüzünde aynı zamanda Güneş-Pluto karesi, Venüs-Chiron kavuşumu da olduğundan tek bir veriyle öngörü yapmamız gerçekçi olmayacaktır:)
Sevgiyle…
*”Döngülerin içinde yol almak, hayatın devamını anlamaktır.” – Laozi
Kaynaklar
- Zeynep Süzmen Şen, Dönence Danışmanlık
- Yetişkinlerin Buluğ Çağı, Barış İlhan. 2. Baskı, 2015.
- Çeşitli gazeteler & Wikipedia (tarihsel olaylar için)